Zamansız öten horozu kesmişler,
Oysa ki bir alakası yokmuş horoz ile zamanın.
Bazıları zamansız yaşamış, zamanla yaşadığını sananlar da olmuş.
Bazıları ise zamanla taşmışlar,bazılarına gelince,onlar zamana gerek duymadan taşmayı bilmişler.
Zamanı üçe bölmüşler;”geçmiş,şimdi ve gelecek” demişler birde,utanmadan.
Geçmiş acılarla dolmuş,şimdinin bir önemi yokmuş,gelecek ise çok önemliymiş;mutlu olunacakmış o zaman.Halbuki farkedilmemiş;şimdi ile gelecek serbest bir ilişki içindelermiş,durmadan sevişirler ve bir ilizyon yaratırlarmış.Öyle bir numara imiş ki bu, farkedilmezmiş ;şimdi ile geleceğin bir bütün olduğu.
Zamansız ölmüş bazıları. Kimisi de zamanla ölmüş.
Zamanı yaratmış insanoğlu, yarattığı şeye yenilmiş insanoğlu.
“Zamanında birileri yaşamış..” peki kimin zamanında ?
Sorulmalıdır bu soru “kimin zamanında yaşıyorum, aslında kimin zamanında yaşamalıyım. ”
Çoğu kimselerin beyninden geçmez bile şu kelime : “Zamanımı yaratmalıyım.”
Zamansız aşık olmuş birileri, zamanla nefret duymaya başlamış bundan.
Başka bazıları ise aşık olmak için zamana ihtiyaç duymamış.
Kimisi zamanı sever, kimisini zaman sevmez.
Kimisini sever zaman, ne yazık ki nefret edermiş kimisi zamandan.
Zaman hep “yanlış zamandır.”
Doğru olan nedir peki ?
“Zamansızlık” ya da benim tabirimle “Geniş Zaman.”
İnsan zamanı yaratır.Zaman çelişkiyi.Çelişki beni,seni,ötekini..
Çelişki kanıt olabilir “zamansızlığa”
Üç insan tanı.Birisi “zaman” birisi “çelişki” diğeri ise “zamansızlık” olsun.
“Zamansızlık” katleder “zamanı” hem de bunu “çelişki” ile birlikte yapar.
Zamansızlık ve çelişki aşıktır belki de birbirlerine..
Yazan : O'kan
Diğer platformlarda paylaşmak için tıklayın..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder